İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin ev sahipliğinde düzenlenen üç günlük Engellilik Çalıştayı, engelli hakları ve erişilebilirlik konularının ele alındığı bir panelle başladı. Etkinlikte, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Aile ve Sosyal Hizmetlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, İzmir'i Türkiye'nin amiral gemisi olarak değerlendirdi ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay'ın Sağlıklı Kentler Birliği Başkanlığı'nın bu etkinliklerin İzmir'de gerçekleşmesinde olumlu etkiler yarattığını belirtti.

Panelde, Dr. Cemil Tugay, işitme engellilere yönelik hastane işlemlerinde refakat edecek bir tercüman ekibi kuracaklarını duyurdu. Ayrıca, "Erişilebilirlik haktır" teması ile gerçekleştirilen çalıştayda, engelli hakları ve erişilebilirlik konuları kapsamlı bir şekilde tartışıldı. Etkinlikte, 14 büyükşehir, 21 il ve İzmir ilçe belediyelerinin engelli alanında çalışan bürokratları ve 81 il başkan yardımcıları yer aldı. Bu katılımcılar, engelli hakları ile ilgili fikir alışverişinde bulundular.

Aylin Nazlıaka, yerel yönetimlere düşen sorumlulukları vurgulayarak, engelli yurttaşların yaşam kalitesini artırmak için daha fazla çaba göstermeleri gerektiğini ifade etti. Engelli bireylerin özgürce yaşamalarının önündeki engellerin kaldırılmasında yerel yönetimlerin önemli bir rol oynadığını belirtti. Nazlıaka, Türkiye genelinde engelli bireylerin bakım ve rehabilitasyon hizmetlerine erişimin büyük bir sorun haline geldiğini ifade etti. 2002 yılında sadece 1,843 engelli bireyin yatılı hizmet aldığına dikkat çeken Nazlıaka, 2023'te bu sayının 7,058'e çıktığını ancak bu artışın engelli nüfusuna oranla yetersiz kaldığını aktardı.

Nazlıaka, 2023 itibarıyla Türkiye'de yalnızca 107 yatılı bakım ve rehabilitasyon merkezi bulunduğunu, 149 umut evi ve 135 gündüz merkezi ile toplamda 391 resmi kurumun mevcut olduğunu belirtti. Türkiye'de 11 milyon engelli birey bulunduğunu ve mevcut kurum sayısının bu nüfusa yetersiz kaldığını ifade etti. Eğitime erişimde engeller olduğunu vurgulayan Nazlıaka, engelli erkeklerin %10,9'unun, kadınların ise %32,4'ünün okuma yazma bilmediğini kaydetti. Ayrıca, engelli bireylerin sağlık hizmetlerine erişimde ciddi sorunlarla karşılaştığını da belirtti.

Panelde ayrıca, İzmir Sağırlara Koruma ve Kalkındırma Derneği Başkanı Metin Atak, işitme engelli vatandaşların hastanelerde işaret dili tercümanlarına ihtiyaç duyduğunu ifade ederken, Başkan Tugay, bu ihtiyaç için bir ekip kuracaklarını açıkladı. Tugay, engellilerin haklarına erişiminde büyük bir görev ve sorumluluk üstlendiklerini belirtti ve bu konuda herkesin sorumlu olduğunu vurguladı. Sözlerinin devamında, engellilerin haklarına erişim konusunda atılan adımların yeterli olmadığını, ancak yerel yönetimlerin bu konuda daha fazla çaba harcayacaklarını söyledi.

Çalıştayda, İstanbul Planlama Ajansı (İPA) Vekili Avukat Turan Hançerli, engellilik konusunun siyasetin önemli bir parçası olduğunu belirtti. Engelli bireylerin eşit yaşam, haklar ve olanaklara erişim talepleri olduğunu kaydeden Hançerli, 1997 yılından bu yana erişilebilirlik konusunun hala gündemde olmasının sorun teşkil ettiğini ifade etti. Birleşmiş Milletler Kadın Birimi'nden Gülbanu Altunok Dertli ise, engelli kadınların sosyal hayata katılımında yaşadığı güçlükleri dile getirerek, Türkiye’de kadın engelli oranının daha yüksek olduğunu ve eğitime erişimde dezavantajlı olduklarını aktardı.

Ayrıca, Ege Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hatice Şahin, sağlıkta erişilebilirlik konusunda Türkiye'deki aşılama politikasının1972'de başladığını ancak bu süreçte birçok engelli bireyin dezavantajlı duruma düştüğünü belirtti. Şahin, engelli bireylerin yaşam sürelerinin 20 yıl daha kısa olduğunu vurguladı. İzmir Barosu Engelli Hakları Komisyonu’ndan Avukat Müjgan Bilgen Özen, adalet sisteminde engellilerin haklarının korunması için hukuki düzenlemelere ihtiyaç olduğunu ifade etti. Engellilik konusunun, hukukun temel bir parçası olması gerektiğinin altını çizen Bilgen Özen, engelli hakları sözleşmesinin mutlaka yasaya dahil edilmesi gerektiğini belirtti.

Çalıştay, Türkiye’nin sosyal demokrat politikalarına katkı sağlaması ve engelli bireylerin yaşam haklarını geliştirmeye yönelik çalışmaların hız kazanmasının önemini ortaya koydu. Bu etkinlik, engelli bireylerin haklarının korunması ve toplumda daha görünür olmaları için yapılması gerekenlere dair ciddi bir farkındalık oluşturmayı amaçladı.