Dijitalleşme, günümüz dönüşümünün yapıtaşını oluştururken, iş dünyası da her geçen gün bu dönüşüme ayak uydurarak dijitalleşiyor. Ancak bu süreç, işletmelere sağladığı olumlu etkilere rağmen birçok tehlikeyi de beraberinde getiriyor. İşletmelerin günde ortalama 75.520 siber saldırıya maruz kaldığı bildiriliyor. Yapılan araştırmalar, şirketlerin sadece %2'sinin siber dayanıklılık önlemlerini tam olarak uyguladığını gösteriyor. Bu durumda, şirketlerin sahip oldukları hassas verileri giderek karmaşıklaşan saldırılara karşı korumaları büyük önem taşıyor. WatchGuard Türkiye, Yunanistan ve MEA Bölge Müdürü Yusuf Evmez, işletmelerin siber dayanıklılığını artıracak 7 önemli adımı paylaşıyor.
Siber tehditler, dijital dönüşümle birlikte hızla evriliyor. Güçlü güvenlik önlemleri alınsa bile, siber saldırganlar sürekli yeni yöntemler geliştirdiğinden, işletmelerin bu tehditlere karşı dayanıklılığı sağlayan bir yapı kurmaları gerekiyor. WatchGuard'ın tehdit manzarasına göre, her gün karşılaşılan saldırı sayısı oldukça ciddi bir rakam. PwC raporu ise teknoloji liderlerinin %66'sının siber riskleri öncelikli olarak gördüğünü ancak kurumsal ölçekte yalnızca %2'sinin gerekli önlemleri almadığını ortaya koyuyor. Bu veriler, proaktif hazırlığın ve stratejik planlamanın önemini gözler önüne seriyor.
Yusuf Evmez, güvenlik mimarisinin güçlendirilmesi için şu 7 adımı öneriyor:
1. Parola yöneticilerini kullanın: Parolalar, yetkisiz erişime karşı ilk savunma hattı olarak öne çıkıyor. Parola yöneticileri, hatırlama zorunluluğu olmadan güvenli parolalar oluşturulmasını ve saklanmasını sağlar. Bu da güvenlik açığı riskini azaltır.
2. Çok faktörlü kimlik doğrulamasını kullanın: Bu yöntem, erişim sağlamak isteyen kullanıcıları ek koruma katmanları ile zorlaştırır. Anlık bildirim veya geçici kod gibi ikinci bir faktör, kimlik avı saldırılarına karşı etkili bir savunma sunar.
3. Yazılım güncellemelerini ve yamaları yapmayı unutmayın: Yazılımların güncel tutulması, güvenlik açıklarının kapatılması için kritik bir adımdır. Düzenli güncellemeler, yeni ortaya çıkan tehditlere karşı koruma sağlar.
4. Uç nokta koruması sağlayın: Uç nokta güvenliği sadece cihazları değil, altyapıyı da kapsamalıdır. Bu, güvenlik denetimleri ve proaktif tehdit algılama stratejilerini içerir.
5. Bir MDR hizmetine sahip olun: Yönetilen güvenlik hizmetleri, sürekli izleme sağlayarak, tüm varlıkların koruma altında tutulmasını garanti eder.
6. DNS filtrelemesi yapın: Bu araç, kötü amaçlı yazılım ve kimlik avı girişimlerini engelleyerek, kullanıcıların zararlı kaynaklara erişimini azaltır.
7. Siber güvenlik eğitimi verin: Çalışanlara en iyi uygulamalar hakkında eğitim verilmesi, insan hatalarını azaltarak siber saldırılara karşı daha güçlü bir savunma oluşturur.
Şirketleri Korumak İçin Bütünsel Bir Yaklaşım Benimsemek Önemli:
Siber saldırılara karşı gerçek bir dayanıklılık sağlamak için, organizasyonun tüm seviyelerini kapsayan bir yaklaşım benimsenmelidir. Bütünleşik güvenlik özelliklerine sahip platformlar, yönetimi kolaylaştırarak tehdide yanıt verme yeteneğini geliştirir. WatchGuard'ın Bütünleşik Güvenlik Platformu, otomasyon ve merkezi görünürlükle güvenliği artırırken, operasyonel maliyetleri de düşürüyor. Ayrıca, güvenilir bir MSP ile iş birliği yapmak, şirketlerin dijitalleşen ortamda değerli varlıklarını koruma hazırlığını güçlendirebilir.