Türkiye'nin en uzun soluklu gençlik festivali olan 39. Genç Günler, "gelecek peki nasıl?" mottosuyla Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi'nde gerçekleştirildi. Festivaldeki söyleşi konuğu, ünlü sanatçı Hayko Cepkin oldu. Söyleşinin moderatörlüğünü ise oyuncu Aslı Şahin üstlendi. Hayko Cepkin, söyleşiye ailesinden bahsederek başladı ve müzik yolculuğunu anlattı.
1997 yılında müzik sektörüne adım attığını belirten Cepkin, ailesindeki müzik geçmişinin kendisine ilham verdiğini ifade etti. Dedesi akordeonist, babası eski bir davulcu ve büyük halası udist olan sanatçı, evde sürekli müzik yapıldığını ve vals ile tango gibi türlerin çalındığını anlattı. "Benim müziğimde Barok kökenler, Gotik kökenler ve Türk müziği formlarının etkisi var" diyen Cepkin, farklı müzik tarzlarının sentezinin kendisine özgü bir tarz oluşturduğunu söyledi.
Moderatör Aslı Şahin’in "Her albümde bir imaj değiştiriyorsun, bu süreç nasıl işliyor?" sorusuna yanıt veren Cepkin, müziğin tamamen kendisi tarafından yapılıyor olmasının en büyük lüksleri olduğunu vurguladı. Ayrıca, şarkılarına gelince, revizyon sürecinin önemli olduğunu ve birçok kez değiştirdiğini belirtti. 20. yıl özel albümünde 3 tane tamamen canlı konser kayıtlarını dijital olarak sunacaklarını duyurdu.
Aslı Şahin, Cepkin’in "Jekyll ile Hyde" projesine dair sorularını iletti. Hayko Cepkin, Jekyll ve Hyde karakterlerinin iyi ile kötü arasındaki dengeyi temsil ettiğini ve öne çıkan özelliklerinin zorlayıcı olduğunu belirtti. Ekibin 17 kişilik olduğunu vurgulayan sanatçı, oyunların performansını da çok beğendiğini ifade etti.
Söyleşinin ilerleyen bölümlerinde gelecek faaliyetleri hakkında bilgi veren Cepkin, Kasım ayına kadar sürecek bir turne gerçekleştireceğini ve hem oyun hem de kendi müziği için Anadolu’da 200 kişilik bir senfoniyle konserler vereceğini aktardı. İlk senfoniyi 2018’de yaptığını hatırlatan sanatçı, yeni projelerinin heyecan verici olduğunu ifade etti.
Söyleşinin sonlarında bir seyircinin, "Şarkılarında kullandığın belirli bir metafor var mı?" sorusuna Cepkin, "Benim evrenle alakalı bir problemim var. Herkes aşk üzerine şarkılar yapıyor ama ben bunu tercih etmiyorum. İlk albümümde 'boşluk' parçası bunun ilk örneğidir." diyerek, şarkıların yaşayarak oluşturmadığını, genelde gözlemlerine ve hayal dünyasına dayandığını açıkladı.
Genel Sanat Yönetmeni Ayşegül İşsever, söyleşinin sonunda yapay zeka ve sanat üzerindeki etkileri hakkında konuştu. Yapay zekanın insanların yerini alacağı ve mesleklerin değişeceği öngörüsüne dikkat çekerken, gençlerin bu yeni dönemde yaşayacakları zorluklara da vurgu yaptı. İşsever, insanların el becerilerini kaybettiğini belirterek, bu yeni çağla birlikte insanlığın kendisini yeniden revize etmesi gerektiğini ifade etti.
Genel olarak, Hayko Cepkin'in söyleşisi, müziği, sanatı ve geleceğin getireceği değişimlere dair derin bir bakış açısı sundu. Sanatçının kendi yolculuğu ile sunduğu yaşam perspektifi, genç izleyiciler için ilham verici bir deneyim yarattı.