İzmir’in Bornova ilçesinde, Bornova Belediyesi’in ev sahipliğinde Uğur Mumcu Kültür ve Sanat Merkezi'nde gerçekleştirilen Emek Romanları Sergisi, işçi sınıfının sesi olan roman karakterlerini ve onları kaleme alan yazarları bir araya getirdi. Araştırmacı-yazar Mazlum Vesek’in hazırladığı bu sergi, 1927 yılından günümüze Türkiye edebiyatında emek, alın teri ve sınıf mücadelesini anlatan 50'den fazla eseri okurlarla buluşturdu.

İşçinin sesi roman oldu

Sergi, Orhan Kemal, Yaşar Kemal, Vedat Türkali ve Samim Kocagöz gibi önemli yazarların eserlerini tanıtarak geniş bir yelpazeyi kapsadı. Emekçilerin, köylülerin, göçmenlerin ve sendikacıların hikayeleri, serginin merkezinde yer aldı. Ziyaretçiler, roman sayfalarından fırlayan karakterlerle birleşen bir Türkiye panoramasıyla karşılaştı. Boşnak Kızı Cemile'den Gecekondulu İbo’ya, Çocuk Memet’ten yönetmen Gündüz Abi’ye kadar pek çok karakter, emek tarihinin sessiz tanıkları olarak yeniden can buldu.

Mazlum Vesek: "Bu romanlar o selin izleridir"

Sergiyi hazırlayan Mazlum Vesek, emekçiler ve işçi sınıfının edebi temsilcileri hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu. Orhan Kemal’in ilk eserinden son eserine kadar sadece işçi sınıfını anlattığını belirten Vesek, "Sinema emekçilerinden söz eden Vedat Türkali var. Dağlardan Çukurova düzüne inen, iş arayan köylüleri anlatan Yaşar Kemal var" şeklinde konuştu. Vesek, bu sergide Boşnak Kızı Cemile’nin, Kürt Zeynel’in, Çocuk Memet’in, Gecekondulu İbo’nun ve Gurbetçi Yücel’in seslerini yeniden duyacaklarını ifade ederek, işçi sınıfının edebiyattaki yeri hakkında bilgi verdi. "Buradaki romanlar o selin kendisi ve bıraktığı izlerdir" ifadesini kullanarak, bu karakterlerin emek tarihindeki önemine vurgu yaptı.

Edebiyatın emeğe açılan kapısı Bornova’da aralandı

Bornova Belediye Başkanı Ömer Eşki, bu tür etkinliklerin kültürel üretimi desteklemek ve toplumsal hafızayı canlı tutmak açısından ne denli önemli olduğunu vurguladı. Eşki, "Emek, bu toprakların en sahici gerçeklerinden biridir. Bu sergi, emeğin romanlarda nasıl hayat bulduğunu gösteriyor. Katkı sunan herkese teşekkür ediyorum" şeklinde ifadeler kullandı. Başkan Eşki’nin bu açıklamaları, serginin toplumsal ve kültürel bağlamda ne denli değerli bir yere sahip olduğunu ortaya koydu.

Genel olarak, Emek Romanları Sergisi, Türkiye’nin edebi geçmişini ve toplumsal dinamiklerini gözler önüne sererken, işçi sınıfının ve emekçilerin tarihi mücadelesini de yeniden hatırlatmıştı. Katılımcılar, sergi boyunca eserlerde yer alan karakterlerle bağ kurarak, Türkiye’nin sosyal gerçeklerini bir kez daha sorgulama fırsatı buldular.

Böylece, Bornova’da düzenlenen bu sergi, sadece edebiyatseverlere değil, tüm topluma önemli bir mesaj verdi ve emek mücadelesinin tarihine ışık tuttu.