Prof. Dr. Selçuk Erez, İstanbul Atlas Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından düzenlenen 14 Mart Tıp Bayramı etkinlikleri kapsamında, geleceğin hekimlerine önemli tavsiyelerde bulundu. Etkinlik, Dr. Ralph A. Defronzo Oditoryumu’nda gerçekleşti ve İstanbul Üniversitesi Emekli Öğretim Üyesi olan Prof. Dr. Erez’in konuşmasıyla zenginleşti. Prof. Dr. Erez, teknoloji ve yapay zekanın önemine vurgu yaparak, bireylerin kendi bilgi birikimlerini artırmalarının gerekliliğini ifade etti. “Biriktirilmiş bilgi yoksa yanlış yolların peşinde koşmak zorunda kalırsınız” diyerek, bilgiye dayalı bir tıp pratiğinin önemini vurguladı.

İstanbul Atlas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ersoy Kocabıyçak, yaptığı açılış konuşmasında, tıp mesleğinin bilim ve insan sevgisinin birleştiği bir alan olduğunu belirtirken, 14 Mart’ın sağlık çalışanlarının toplum için üstlendiği hayati rollerin hatırlatıldığı bir gün olduğunu söyledi. Kocabıyçak, “İnsan hayatına dokunmanın manevi tatmini unutmamalıyız” diyerek, tıp mesleğinin etik değerlerinin önemine dikkat çekti.

Akademisyenlerin tıp eğitimindeki kritik rolüne değinen Prof. Dr. Erez, geleceğin hekimlerinin sadece bilimsel bilgi değil, aynı zamanda etik bilgi, sorumluluk bilinci ve insani duyarlılık gibi değerlerle yetiştirilmesi gerekliliğini dile getirdi. “Yalnızca bilimsel bilgiye dayalı bir finansman değil, insan sevgisini ve etik değerleri de benimsemek zorundayız” diyerek, öğrencileri zor zamanda bile bilimin çok yönlülüğünü benimsemeye çağırdı.

İstanbul Atlas Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa, daha sağlıklı bir toplum ve güçlü bir sağlık sistemi için iş birliğinin önemine değinerek, Atatürk’ü minnetle andı. Bu bağlamda, tıbbın sanat yönüne dikkat çekerek, hekimlerin sanatçı olarak görülmesi gerektiğini söyledi.

Etkinlikte dikkat çekici bir örnek veren Prof. Dr. Selçuk Erez, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde karşılaştığı bir doğum vakası hakkında bilgi verdi. Erez, bu vakadaki müdahalesinin ilham kaynağının Fransız cerrah Lefort'un 1877’de gerçekleştirdiği bir operasyon olduğunu belirtti. “Bu vakada her şeyi Google ya da yapay zekaya sorsak çözüm bulamazdık. Özgün çözüm, beynimizdeki birikimdi” dedi. Erez ayrıca, tıp uygulamalarındaki özgünlük ve yaratıcılığın önemini vurgulayarak, bilgiyle beslenen bir zihnin değerini dile getirdi.

Prof. Dr. Selçuk Erez, tarihsel perspektiften de söz ederek, 14 Mart Tıp Bayramı'nın sadece bir kutlama değil, aynı zamanda bilgi ve birikimlerin aktarıldığı bir gün olması gerektiğine dikkat çekti. “1827’de kurulan tıp kurumlarının sağlık alanında, işgal koşullarında bile nasıl önemli roller üstlendiğini unutmamalıyız” diyerek, demokrasinin ve basınçsız bir düzenin sağlık sektörünün gelişimindeki kritik rolüne vurgu yaptı.

Etkinlik sonunda, İstanbul Atlas Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Yusuf Elgörmüş, Prof. Dr. Selçuk Erez'e plaket takdim etti. Ayrıca, 14 Mart Tıp Bayramı etkinlikleri kapsamında bir görsel sanat sergisi de açıldı. Bu etkinlikler, tıp camiasının topluma olan katkılarını vurgularken, sağlık alanındaki gelişmelerin desteklenmesi gerektiğini yeniden hatırlatmış oldu.